Adım Adım Verimli Ders Çalışmak

Merhabalar dostlar! Bu yazıda 9 adımda nasıl verimli ders çalışabileceğinizden bahsedeceğim. Bu 9 maddeyi etkili bir şekilde uygulayabilmeniz için her şeyden önce kendinizi tanımalısınız. Bunun yanında sabır, kararlılık ve istikrar gösterebilmeniz gerekmektedir. Çünkü sayacağım 9 adım da bu temel nitelikler üzerine kurulu. O yüzden kendinizi tanıdığınızı düşünmüyorsanız, sabılı ve istikrarlı değiseniz hemen şimdi geri dönüp bu sorunu çözmelisiniz. Eğer kendinize inancınız tam ise buyurun adımlara geçelim.

1. Adım : Önce Hedef!

Bütün çalışmalarımızı yapmaktaki amacımız bir hedefi gerçekleştirmeye yönelik olmalı. Hedef belirlerken sadece uzun vadeli değil; kısa vadeli hedefler de belirlenmeli. Unutmayın, ulaşılabilir kısa vadeli hedefler sizi hayallerinize ulaştıracak en önemli araçlardan birisi olacak. Kendinize ulaşması güç hedefler belirlemeyin. Başarıyla ulaştığınız kısa vadeli hedefler motivasyonunuzu diri tutacaktır.

2. Adım : Plansız Olmaz!

Hedeflerimizi belirledik, sıra geldi hedeflerimizi gerçekleştirmeye yönelik plan yapmaya. Sınav hazırlık süreçlerinizde planlarınıza engel teşkil edecek iç ve dış faktörlerle başa çıkmak için kararlılığınızı ve disiplininizi koruyun. Şunu hep hatırlayın; hedeflerimizle aramıza kara kedi gibi girebilecek her türlü duygu, düşünce ve davranışlarımızı kontrol etmek bizim elimizdedir. Neyi, ne zaman, nerede, nasıl çalışacağımıza karar vererek planlı hareket etmeliyiz ki etkili sonuçlar alabilelim. Planları aksatmamak için verebileceğim birkaç tavsiyem var; ertelemeyi alışkanlık haline getirmeyin, teknoloji ve sosyal medya bağımlılığından kurtulun, hayır diyebilmeyi öğrenin, öyle veya böyle o dersin başına oturun, o dersin başına oturun ve son olarak oturun artık şu dersin başına!

3. Adım : Zamanı Etkin Kullanın!

Planlama yaparken elbette zamanlamalara dikkat etmelisiniz. Her öğrencinin öğrenme hızı aynı olmayabilir. Bu yüzden en başta dediğim gibi kendinizi tanımanız gerekiyor. Herhangi bir ders ya da konu için ayrılacak süreyi kendi performansınıza göre belirlemelisiniz. Dikkatinizin ne zaman dağıldığını, azalan verimi ne kadar sürede toparlayabildiğinizi siz tespit etmelisiniz. Bu konuda yardım alabileceğiniz bir rehberlikçi ya da öğretmen yoksa, 45 dakika çalışmanın arkasına 10 dakika dinlenme ile başlayabilirsiniz. Daha sonra bu süreleri artırıp ya da azaltıp birkaç deneme yaparak en verimli zamanlamayı belirleyebilirsiniz.

4. Adım : Olumsuz Etkenlerden Kurtulun!

Bu belki de sizden beklenen en zor aşamalardan biridir. Ama bir şekilde sizi olumsuz etkileyen faktörleri aşmalısınız. Burada bir sürü sorun sayabilirim; Yorgunluk, uykusuzluk, ağrı, sızı, elem duygusu, stres, korku, özlem, öfke, aşırı kaygı, fazla heyecan, endişe, açlık, aşırı tokluk, türlü aile dertleri, çok sıcak hava, çok soğuk hava, telaş, araç gereç eksikliği... Daha niceleri sayılabilir. Bu tür problemleri en kısa zamanda değil, hemen şimdi aşmalısınız. Bütün bunları geçin, zihninizde bitirin artık bunları ve hedeflerinize planlı bir şekilde emin adımlarla ilerleyin. Hedefinize ulaştıktan sonra istediğiniz kadar ağlayıp sızlayabilirsiniz sorunlarınıza, hiç sıkıntı yok, benden izinlisiniz. “Ama içinde büyüyor hepsi, kurtulamıyorum.” diyorsan eğer ilk hafta sonu gidiyorsun bir ormana ve haykırıyorsun avazın çıktığınca, “Aaaaaaağğ”. Bu haykırış sana en az bir yıl yetmeli ona göre bağırmalısın, boşaltmalısın içini. Tamam mı? Geçtik mi sorunları? Evet ise cevabın devam edebiliriz.

5. Adım : Aslan Çalıştığı Yerden Belli Olur!

Dağınık bir ortam eşittir dağınık bir zihin. Size önerim ders çalışırken mümkün olduğunca aynı ortamı tercih edin. Aynı ortamda ders çalışmak, çalışmaya başladığınızda daha kısa sürede adapte olmanızı sağlar. Şunu da hemen not düşeyim; Eğer üniversite sınavlarına hazırlanıyorsanız, en azından son iki hafta denemelerinizi okula gidip boş sınıflarda yapın. Kendinizi okul sıralarına alıştırırsanız, sınav günü kendinizi daha rahat hissedeceğinizden emin olabilirsiniz. Çalışma ortamınıza devam edersek, ortamınız son derece derli toplu ve temiz olmalı. Dikkatinizi değıtacak ayrıntılardan uzak durunuz. Ve ortamınız için en önemli faktörlerden birisi de ışıktır. Kimisi sarı ışıkta kendini daha iyi hissederken kimisi de beyaz ışık tercih eder. Işığınızı de deneyerek seçebilirsiniz. Son olarak, lütfen imkanınız varsa çalışma yaptığınız odada yatak olmasın. Yatakta ders çalışmayın demiyorum bile...

6. Adım : El İşte Göz Oynaşta Olmaz!

Siz öyle değilsiniz biliyorum. Ama var böyle arkadaşlarınız, sözüm onlara. TV izleyerek ders çalışmak diye bir şey olmaz. İlginizi çalışmanıza vermelisiniz. Bunun yanında telefonla vakit geçirmek ve ders çalışmak da yan yana gelemezler. Aklında like sayıları varken, attığın hikayeyi kimlerin gördüğünü düşünürken ders çalışman pek de mümkün değil. Bunu zaten sen de biliyorsun ama kendine itiraf edip bu bağımlılığından kurtulmalısın artık. İnternetten gezinirken denk geldiğim ve yok artık dediğim bir şey daha var, ders çalışma müzikleri! Aman ha! Müzik dinleyerek ders çalışılmaz. Beyninizi bölmekten başka bir işe yaramaz. Kiminizin buna itiraz edeceğini tahmin ediyorum. Bazılarınız ancak bu şekilde dersin başına oturabildiğini iddia ediyor. Kendilerine bu yanlıştan derhal dönmelerini tavsiye ediyorum. Müzik dinleyerek çalışıp öğrenseniz bile bir dersi, size sağladığı fayda asgari düzeyde olacaktır. Beyniniz öğrendiğiniz konu ile o an dinlediğiniz müziği eşleyecektir. Yarın, bir gün o konu ile ilgili bir şey karşınıza çıktığında hemen zihninizde o müzik çalmaya başlayacaktır. Hatta belki mırıldanmaya başlayacaksınız. Sınav esnasında sorulara odaklanmak yerine içinizden şarkı söylemek istemezsiniz sanırım. Yine de müzikle ders çalışmakta ısrarcı olanlar varsa, Allah affetsin, ne diyebilirim ki? :D

7. Adım : Not Tut!

Bakarak öğrenilmez. Kalıcı öğrenme için alın kağıdı, kalemi elinize, yazın. Anlatılanları öğretmenin ağzından çıktığı gibi değil, anladığınız gibi yazın. Öğretmen bir şeyi anlatırken biraz durun, dinleyin ve konunun ana fikri şekillenmeye başladığında anladıklarını yazmaya başlayın. Yazarken bir yandan öğretmenin anlatmaya devam ettiğini unutmayın, kaçırmayın konuyu. İkisini aynı anda yapmaya alışacaksınız zamanla, merak etmeyin. Zaten yazmaktan kasıt kısa notlar almak. Bir yerde grafik, şekil, istatistik vb. varsa orası muhtemelen işinize yarayacak en önemli yerdir, notlarınızda mutlaka yer almalı. Notlarınız düzgün ve okunaklı olmalı ve aldığınız notları daha sonra temize çekmeyi ihmal etmeyin.

8. Adım : Tek Kaynağa Hapsolmayın!

Öğrenme sırasında farklı kaynaklardan yararlanın. Yazılı ve görsel araçlardan yeterince faydalanmanız gerek. Öğrenme ilginize ve zihinsel yetilerinize göre çeşitli kaynaklar farklı etkiler gösterecektir. Tablo, grafik, harita ve resimler önemli bilgiler içerir. Bu önemin farkına vararak siz de bunlardan yararlanmalısınız. Ayrıca kaynak çeşitliğinde sadece yazılı/görsel ayrımı yapmak yanlış olur. Kaynaklarınızı farklı yayınevleri ve kanallarla da çeşitlendirmelisiniz. Yararlandığınız her bir kaynak size farklı bakış açıları kazandırabilir. Basılı, dijital; yazılı, görsel her kaynağı etkili kullanmaya alışın.

9. Adım : Tekrar! Tekrar! Tekrar!

İnsan olduğunuzu hatırlayın. Öğrenilenler zamanla unutulabilir. Öğrendiklerinizi iki şekilde kalıcı hale getirebilirsiniz. Birincisi, öğrendiklerinizi günlük hayatta kullanmak. Diğeri de düzenli aralıklarla tekrar etmek. Mümkünse öğrendiklerinize hayatınızda yer vermeye gayret edin. Periyodik tekrarlarınızı da yapıp istikrarı yakalarsanız, öğrendiklerinizi unutmayacaksınızdır. Yeni konuları öğrenirken eskileri de hatırlayıp her an hazır durumda tutmanın yolu tekrar yapmaktan geçiyor.

Bu yazıya Epiktetos’un bir sözüyle nokta koymak istiyorum,
“İlk önce kendine ne olacağını sor; sonra ne yapmak gerekiyorsa yap!”

Matematik, Fizik, Robotik Eğitmeni - Ömer Faruk Erkalan