Piyano ve şan eğitimcisiyim

Enstrüman çalmanın zekayı, duyguları ve farkındalığı geliştirdiği kanıtlanmış bir gerçek. Yetenekten önce ilk sırada gelen çalışma, sanat için olmazsa olmazdır, zira emek harcamadan elde edebileceğimiz herhangi bir şey değildir. Ben bu çalışmalara ilk olarak, (hangi yaş grubunda olursa olsun) kişinin bu farkındalığa ulaşmasını sağlayarak başlarım.

Mezun ettiğim öğrencilerimin çoğu eğitimci ya da ülkenin çeşitli orkestralarında görev yapmakta. 

Öncelikle, birçok kişi tarafından itici bir hal alan "ders" ve "çalışma" kelimelerindeki algıyı farklı bir yöne çevirmek amacım. Tüm sanat dalları birbiriyle bağlantılıdır, örneğin resim yaparken dinlediğimiz müziğin tabloya yansıması. İşte bu farkındalık durumu, hayatımızın her alanında yeni bir ufuk açılmasını sağlar, görürüz, duyarız ve ifade ederiz. Anlamak, emek vermek ve sevmek..

Mimar Sinan üniversitesi piyano ve şan bölümlerinden sonra İstanbul Devlet Operasında görev yaptım. İstanbul'da, Güzel Sanatlar ve Kocaeli üniversitesinde piyano, şan, soljej, armoni, koro ve müzik tarihi eğitimi verdim.

Dersleri işlerken en önemli ilkem, öğrencinin ruhunu özgür bırakmak ve empati kurmaktır.

Önerim şudur, hobi kelimesini hayatımızdan çıkarırsak, yaptığımız işi daha iyi kavrar, daha fazla bütünleşiriz, emek verdikçe sevmeye başlarız ve sevdikçe farkına varırız.