Her seviyeye göre online İngilizce eğitimi alanında tecrübeli bir öğretmenim.

Bir öğretmenin başarılı olabilmesinin ardında kendisini taze tutması yatar. Bu inancımdan dolayı başarılı bir öğretmen olabilmeyi sürekli ders vermeye, anlatmaya borçluyum. Ders vermek her zaman para kazanmak anlamına gelmiyor benim için, zaten hedefim para kazanmak olsaydı sanırım bu mesleği seçmezdim. Fakat üniversite mezuniyetimle birlikte girdiğim yolda şunu gördüm ki, ne kadar bireye dokunabiliyorsanız o kadar ölümsüzleşiyorsunuz. Bir öğrencinin sizden bir şey öğrendiğini, sizi bir konuda örnek aldığını veya sizin sayenizde bir çalışma becerisi kazandığını gördüğünüzde yaşadığınız o duyguyu para ile satın alamazsınız. Ben öğrencilerim var oldukça mutlu, başarılı ve motive bir öğretmenim. Bu azmimi ve disiplinimi yine öğrencilerime borçluyum.

Şimdiye kadar 20'den fazla öğrenci ile özel ders tecrübemiz oldu. Yetişkin, ortaokul ve anaokulu yaş gruplarıyla online olarak İngilizce dersleri yürü[ENGELLENDİ]ük. Derslerimizde kullandığım materyalleri ve kaynakları öğrencilerimle paylaşmaya hassasiyet gösteririm. Böylece öğrencilerim ders bitiminde de bilgi erişiminde ve öğrenilen bilginin tekrarında sıkıntı yaşamazlar. Öğrenme süreci engebeli bir yola benzer, her öğrencim bu yolu tamamlayamadı. Kimisi çalışmak zor geldiğinden, kimisi mali sebeplerden dersleri yarıda bıraktı. Yolun sonuna kadar benimle yürüyen öğrencilerim ise başarmak istedikleri hedefe ulaştılar. Hedefine pes etmeden yürüyebilecek, dil öğrenimini önemseyen öğrencilerle çalışma gayretindeyim.

Ben 24 yaşında genç bir öğretmenim. Hayatımın baharında da olsam neticede herkes gibi yaşantıma devam ediyorum ve bu mesleği icra ederken günlük hayatta eğer sahip olursam tüm sıkıntılarımı ardımda bırakıyorum. Size de ders esnasında bunu yapabilmeyi öğreteceğim. Dil öğrenmenin okul sıralarında matematik derslerine katılmak gibi sıkıcı ve zorunlu değil, bol oyunlu, etkinlikli ve renkli olduğunu göstereceğim. "Bu yaştan sonra da dil mi öğrenilir?", "Girdik bir yola hoca hanım ama bizden artık olmaz." diyen yetişkin öğrencilerimin sesini duyar gibiyim. Yaşınız kaç olursa olsun hayaliniz başka bir dil konuşmaksa ben buradayım. Söz konusu özgüven eksikliği ve demotive olmanız ise bunları da birlikte yeneceğiz. Siz öğrenmek, ben öğretmek istedikçe önümüzdeki tek engel İnternet bağlantımızın kesilmesidir. Onun haricinde Allah izin verirse güzel dersler işleriz.

Ben öğretme isteğine lise yıllarından beri sahibim. Lise sıralarındayken arkadaşlarıma konu anlatmayı çok severdim. Gevezeliğim ise daha çok küçük yaşlardan geliyor. Annem ben çok küçükken kendi kendime boyuna konuştuğumu ve elime bir kalem alıp duvarları çizdiğimi anlatır hep. Bu yüzden de çok sopa yemişim. Yani anlayacağınız elimde kalem, dilimde kelam, derdimi anlatma isteğim ben daha çok küçükken benimleymiş. Bu isteğim üniversitede gördüğümüz bilgiler ve 2 senedir özel okullarda edinmiş olduğum tecrübem ile birleşince ortaya, eğer benden ders alırsanız tanıyacağınız BEN çıktım. Ders anlatmayı, o konu hakkında konuşmayı ve hatta tartışmayı bile seviyorum. Bazen öğrencilerimden bir şey öğrenmek beni çok mutlu ediyor. İç dünyamda ders anlatmak beni mutlu ediyor. Onun haricinde kendi halinde, işini seven, henüz yeni evli, yeni gelin bir İngilizce öğretmeniyim. Sizlerle ders işlemek için sabırsızlanıyorum.

Dersleri genellikle Zoom platformu üzerinden işliyorum. Dersin zamanı öğrencinin ve benim müsaitliğime göre belirleniyor. Ders esnasında kullandığım sunu, slayt, pdf gibi kaynakları öğrencilerle ders sonrasında paylaşıyorum. Ara sıra çok olmamak kaydıyla ödev veriyorum. Ayrıca derslerde ses, video gibi işitsel ve görsel materyaller kullanmayı da ihmal etmiyorum. Yeri geliyor dersin gidişatını öğrenci bile belirleyebiliyor. Beklentisi veya ihtiyacı doğrultusunda örneğin yalnızca soru çözümü veya yalnızca speaking practice şeklinde de ilerleyebiliyoruz. 

Öncelikle kendinizi geliştirmek adına çıktığınız bu yolda size başarılar dilerim. Ve sahip olduğunuz öğrenme istediğini değerlendirerek ders almaya karar verdiğiniz için de teşekkür ederim. Benden veya başka bir öğretmenden ders almanız pek fark etmez, her öğretmen neticede bilgilidir ve alanına hakimdir. Asıl top sizdedir, öğretmen öğrenciyi aslında ilk etapta söz konusu bilgi ile tanıştırır. Öğrenme süreci öğrencinin tanıştığı o bilgiyi tekrar etmesi, merak etmesi ile başlar. Pratik yaptıkça da oturur. Hele ki dil öğrenmek oldukça sabır ve disiplin isteyen bir süreçtir. Günümüzde birçok insan İngilizce konuşabilmeye hasrettir ama bunu yapabilmek için bir eylemde bulunmaz. Oysa siz öğrenciler ders almaya karar vermiş, bu yola baş koymuşsunuz. O halde şu nacizane tavsiyelerimi almanızı rica ederim; Öncelikle kalem kağıdınız ders esnasında hep sizinle olsun çünkü not almak size çok fayda sağlayacaktır, öğrenmek istediğiniz dildeki dizi, müzik veya haber sunuları gibi kaynaklara maruz kalın, anlamasanız da dinleyin, bu sizde kulak dolgunluğu oluşturacaktır. Mutlaka bir sözlüğünüz olsun ki bilmediğiniz bir kelimeyle karşılaşınca onun anlamını öğrenebilesiniz. Ve öğretmeninize çekinmeden konu ile ilgili anlamadığınız ne varsa, gerekirse tekrar tekrar sormalısınız. Öğrenmenin ilk adımı merak etmektir. İngilizce zor bir dil değildir, öğrenmek isteyenler şimdiye dek çok yol kat ettiler (buna ben de dahilim).