-

İngilizce, hayatım boyunca içinde olduğum bir dil oldu ve bu süreçte edindiğim bilgi ve deneyimi başkalarına aktarmak benim için büyük bir motivasyon kaynağı. Küçük yaşlardan itibaren İngilizce eğitim aldım ve farklı eğitim sistemlerinde bulunarak dil öğrenme sürecini derinlemesine deneyimledim. Bu yüzden, öğrencilere en verimli ve doğal şekilde nasıl öğretebileceğimi iyi biliyorum. Özellikle ilkokul ve ortaokul çocuklarına İngilizceyi akıcı bir şekilde konuşturmak ve onlara dili bir ders olarak değil, günlük hayatlarının bir parçası gibi benimsetmek en büyük hedefim. Dil öğrenmenin sadece gramer ezberlemekten ibaret olmadığını, özgüvenle konuşmanın ve dili doğal bir şekilde kullanmanın çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. İngilizceyi sıkıcı bir zorunluluk olmaktan çıkarıp, öğrencilerime gerçek anlamda keyif alarak bir dil kazandırmak için özel ders veriyorum.

Daha önce dört öğrenciye özel ders verdim. İkisi ortaokul öğrencisiydi ve onlara birçok şey öğrettim; gelişimlerini de yakından gözlemledim. Yılın başında 50-60 arası notlar alırken, yıl sonunda başarılarını artırarak 80-90 seviyesine çıkardılar. Diğer iki öğrencim ise benimle aynı yaş grubundaydı. Onları YDS, IELTS ve kendi okullarındaki hazırlık sınavlarına yönelik çalıştırdım ve çok güzel sonuçlar elde ettiler.

Öğrencilerime en çok kazandırdığım şey, dili gerçekten kullanabilmeleri. Yani sadece gramer ezberleyip test çözmek değil, konuşarak ve duyduklarını anlayarak ilerlemeleri. Bunun dışında sınavlara hazırlananlar için de çalıştırıyorum. YDS, IELTS gibi sınavlar için nasıl çalışmaları gerektiğini gösteriyorum. Stratejik ilerleyince gereksiz yere uzun uzun çalışmadan, daha verimli bir şekilde hazırlanabiliyorlar.

Öğrencinin neye hazırlandığına bağlı olarak ders işleyişim değişiyor. IELTS veya YDS gibi sınavlara hazırlanan öğrenciler için dersleri sınav içeriklerine göre konu konu işliyorum. Ekran paylaşımıyla kitaplardan ve çeşitli kaynaklardan ilerliyoruz, ders sonunda da çıkan notları öğrenciyle paylaşıyorum. Konular tamamlandıkça test çözdürüyor ve soru-cevap odaklı bir şekilde ilerliyorum. Daha küçük yaş gruplarıyla çalışırken hem konu konu ilerleyerek gramer ve kelime bilgisini geliştiriyorum hem de konuşma pratiği yaptırıyorum. İstenirse tüm dersi İngilizce işleyebilirim, öğrencinin anlamakta zorlandığı yerlerde ancak Türkçe konuşurum. Ders içeriğini öğrencinin seviyesine ve ihtiyacına göre şekillendiriyorum.

Bence yeni bir dil öğrenirken en önemli şey, onu günlük hayata dahil etmek. Ders bittikten sonra tamamen bırakmak yerine, ders dışında da çalışmak ve pratik yapmak gerekiyor. Kulağın dile alışması cidden önemli, bu yüzden sürekli maruz kalmak lazım.  Bence film izlemek iyi bir yöntem; altyazılı izlemek daha rahat olabilir ama biraz zorlamak isteyen altyazısız da deneyebilir. Ayrıca konuşmak da önemli, çünkü ağız alıştıkça insan yavaş yavaş daha akıcı hale gelir. Ne kadar çok konuşulursa, kelimeler o kadar rahat çıkmaya başlar.